Cinsel Taciz Hagb – Emsal Göreve İade Kararı

Cinsel Taciz Suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması alan müvekkilimizin güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz olması neticesinde açmış olduğumuz davada yerel mahkeme yürütme durdurma kararı vermiştir.

Cinsel taciz suçundan HAGB almak memuriyete engel midir?

Hagb’nin kanunen memuriyete engel olmadığını ama değerlendirme komisyonunun takdiren ret verebildiğini “HAGB MEMURİYETE ENGEL Mİ ?” adlı makalemizde detaylı açıklamıştık. Cinsel tacizden HAGB alınması durumunda kurumlar genellikle güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasını olumsuz sonuçlandırmaktadır. Hagb kanunen mahkumiyet hükmü değildir. Hagb ilk kez kasten suç işleyen kişilere verilecek cezanın 2 yılın altında olması durumunda kanun koyucunun tanıdığı bir ikinci şanstır. Bu nedenle kişilerin aleyhinde değil lehine yorumlanması gerekir. Buna ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin de masumiyet karinesinin önemini vurguladığı kararları bulunmaktadır.

Cinsel Taciz Emsal Yürütme Durdurma Kararı – Cinsel Taciz Emsal Göreve İade Kararı

“Cinsel Taciz Hagb – Emsal Göreve İade Kararı” üzerine 8 yorum

  1. Merhaba avukat bey, Mesaj atılarak işlenmiş cinsel taciz davasından hagb almış olmak da arşiv araştırmasından red gelmesine sebep olur mu? 118. Dhyden tebligat bekliyorum. Destek alarak süreci hızlandırmak mümkün olur mu yoksa red gelmesini mi beklemeliyim size başvurmak için.

    Yanıtla
    • Merhabalar, bakanlıkların çoğu cinsel taciz suçundan HAGB alınmasını memuriyete engel olarak değerlendirip maalesef ret veriyor. Kesinlikle olumsuz olur diyemeyiz o yüzden süreci hızlandırmayın derim. Tebligatı bekleyin. Olumsuz tebligat gelirse iletişime geçebiliriz.

      Yanıtla
  2. Merhaba avukat bey. Hakkımda 2015 yılında verilmiş müstehcenlik suçundan HAGB kararı var. Üzerinden beş yıl geçtiği için dava düştü. Kamu şirketinde işe girdim fakat güvenlik soruşturmasının olumsuz gelmesi sonucunda sözleşmem fesih edildi. İdare mahkemesine dava açmam sonucunda olumlu sonuç alabilir miyim?

    Yanıtla
  3. Merhaba Talha Bey, Öncelikle bilgilendirici yazılarınız için teşekkürler. Ben asistanlık sürecini yeni bitirmiş bir uzman doktorum. Daha yeni uzman olduğum için bu aralık atamasına katılacağım.
    Benim de bir sorum olacaktı. Ayrıntıları biraz vereceğim belki daha iyi anlaşılır. Asistanlığımın ilk yılında uğradığım bir iftira sonucu 15 gün önce İlk derece mahkemesinden TCK 102-1 ve 103-2’den 7,5 yıl mahkumiyet cezası aldım. Her ne kadar iftiraya maruz kaldığım için beraat istesem de düşme de bu sıkıntılı davadan kurtulmanın bir yolu. Savcı mütalaasında şikayete tabii bir suç olduğunu ve şikayetten vazgeçme olduğu için düşme verilmesi gerektiğini söylemesine rağmen; hakim feminist bir tavırla ceza vermeyi kafasına koymuş şekilde 103-2’deki kamu görevinin sağladığı nüfuzun doktor için de geçerli olduğunu iddia ederek ceza verdi. Gerek şahitlerim ve diğer hususlar açısından beraat konusunda gerekse şikayetten vazgeçme olduğu için düşme konusunda 9 tane yargıtay kararı emsal göstererek istinaf başvurumuz var ve şu anda dosya istinafta. İstinaftan beraat veya en kötü ihtimalle düşme geleceğinden neredeyse eminim; çünkü 7 yargıtay kararının yanında düşme konusunda doktorun kamu görevinin sağladığı nüfuzu olmadığına ve 102-1’in şikayete tabii olduğuna dair 3 tane de aynı bölgenin BAM kararını emsal gösterdik.
    Sorum şu: İstinaf süreci yaklaşık 1 yıl süreceği için bu atama sürecinde arşiv araştırma sonucum sizce olumsuz olur mu? Daha önce böyle durumlarda ne yapılmış acaba?
    Bir de olumsuz olursa ayrılış yapmadığım için asistanlık yaptığım merkezde çalışmaya ne kadar devam edebiliyorum?
    Teşekkür ederim.

    Yanıtla
    • Devam eden kesin olarak sonuçlanmamış yargılamalarda da Sağlık Bakanlığı suçun içeriğine göre ret verebiliyor. Bu nedenle ret gelme ihtimali maalesef var. Asistanlık süreciniz bittiyse asistan olarak çalışmaya devam edemezsiniz.

      Yanıtla

Yorum yapın